70'lerin Özgür Ruhu ile Çingenelerin Neşesi: Hepimiz Gypster Oluyoruz

Gypster olmanın olmazsa olmazı: Renkler

Bu yaz ruhumuz daha da özgürleşecek! Neden mi? Yeni akım ‘Gypster’ sayesinde tabi ki… 1970’lerin ruhunda derin bir iz bırakan hipsterlık, çingenelerin eğlenceli yapısıyla birleşiyor ve karşımıza gypster modası çıkıyor. Rengarenk desenleriyle, havalarda uçuşan kumaşlarıyla ve hem eğlenceli, hem esrarengiz olan tarzıyla; bu trend herkesi, ruhunu özgür bırakmaya davet ediyor. Eğer siz de, hem 70’lerin ruhunu özlüyor, hem de içten içe çingenelere sempati duyuyor ve onlar gibi neşeli olmak istiyorsanız; bu yaz kesinlikle sizin yazınız olacak! 

Desenlerin özgürlüğü

Bu yeni akımda, herkese kendi tarzını yaratma fırsatı veriliyor. E ne de olsa, temelini özgür bir ruhtan alıyor. Yine de, parçaları bir araya getirmenizde yardımcı olacak bir kaç ipucu verirsem, bu ruha ihanet etmiş olmam sanırım.. Gelin, bu yeni akımın beraberinde getirdiği vazgeçilmez öğelerine birlikte bakalım...

Şortlar bu yazın olduğu gibi, bu akımın da olmazsa olmazlarından

Önceliğimiz şort. Kısa denim şortlar bu trendin olmazsa olmazlarından.. Tercihe göre, kot etekler de kullanılabilir. Önemli olan noktalardan biri, bu kot etekleri ve şortları, büstiyerlerle ya da ‘crop top’ dediğimiz kısa bluzlarla kombinlemek. 

Uzun tasarımlar, bu trendin çekici yönlerinden

Bu yaz ceketlerinizi rafa kaldırabilirsiniz. Çünkü, bu akımda ceketler yerine, etnik desenlere sahip kaftanlar ya da şifon kumaştan yerlere kadar uzanan tasarımlar ön plana çıkıyor. Kıyafetinizin önemli bir tamamlayıcısı olacak bu kaftanlar; rahatlıklarıyla da gönlünüzü fethedecek gibi duruyor. 

Kısa üstler de en önemli parçalardan

Flash Tattoos’un bu sene çok moda olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Özellikle, altın renkli olanları gypster akımının olmazsa olmazlarından. Bu dövmelere ek olarak hızmalar da tekrardan hayatımıza giriyor. Gözlüklerde ise renkli çerçeveler tercih etmek, sizi tam bir gypster yapacak. 

Saç tebeşirlerini kullanarak böyle bir saça sahip olabilirsiniz.

Son olarak, renkli saç! Saçlarınızı gökkuşağı renklerinden birine boyatmayı düşünebilirsiniz. Eğer kalıcı boya sizin için fazla radikal bir kararsa; saç tebeşirlerine tekrardan merhaba demenin zamanı gelmiş demektir. Yıkanınca çıkan bu tebeşirler sayesinde, günübirlik ‘gypster’lığın tadını doyasıya çıkarabilirsiniz. 

Yazbukey: Shu Uemura Serisi- Pop Kültürü Makyajla Buluştu

Bu kadar çeşit arasından seçim yapmak zor olacak

Başlığı görünce, ’Bu ne ya Çince gibi’  diyebilirsiniz. Haksız da sayılmazsınız, Çin değil ama bir Japon markasından söz ediyorum. Yazbukey, Japon bir makyaj markası. Hepimizin aşina olduğu makyaj markalarından çok daha farklı bir koleksiyon sunuyor bu sene bizlere. Yazbukey; Shu Uemura koleksiyonuyla, pop kültürü ile makyajı bir araya getiriyor. Farkı ise, renklerinde.. Özellikle canlı renkleri seçen bu marka, yazın hareketliliğine uyum sağlamış gibi duruyor. 

Renkleri kadar tasarımları da bir harika 

Kışın tercih ettiğimiz koyu renkleri bir kenara bırakıp, pop kültürün akışına kapılmak için bulunmaz bir fırsat. Bu sene oldukça moda olan renklerin, en canlı tonlarını kullanırken; turuncuların, pembelerin ve morların keyfini çıkarmakta bizlere kalıyor. 

Klasik renklerden vazgeçmem diyenler için de seçenekler sunulmuş

Yeni koleksiyonu için hazırlanan reklam filmi ise; bana ‘Grease’ müzikalinin jeneriğini hatırlattı. Animasyonlardan oluşan ve pop kültürünün çizgilerini içerisinde barındıran bu reklam filmi; Grease müzikalinin canlı ve hareketli yapısını da içine katmış gibi duruyor. 

Bu yazın rengi olan mavi tonları da es geçilmemiş

Bildiğim markadan vazgeçmem diyenleri bile etkisi altına alıcak Shu Uemura serisi, takma kirpikler, vücut losyonları, rujlar, ojeler, farlar gibi ihtiyacımız olan bütün ürünleri bizlere sunuyor. Beni renkleriyle cezbetmeyi başaran ve ‘mutlaka denenmesi gerekenler’ listeme aldığım bu koleksiyon, bu yaz her yerde karşımıza çıkacağa benziyor. 

İşte o Tanıtım Filmi:

Ayakkabılar 'Shoes: Pain and Pleasure' Sergisi'nde Buluşuyor!

Tarihten bugüne, tutkunu olduğumuz ayakkabıların dönüşümü

‘Bir kadın için önemli olan rahatlık değil, şıklıktır’ sözünü sıkça duyarız. Yanlış bir tarafı da yoktur bu sözün… Örneğin, bir gece elbisesi seçerken ilk baktığımız nokta; rahat olup olmadığımız değil, üzerimizde nasıl durduğu, bize yakışıp yakışmadığı ve güzel görünüp görünmediğimizdir. Peki, bu sözün altında bizi en çok zorlayan ve adeta bir şıklık yarışına girdiğimiz ürün hangisidir? Şüphesiz, bir çoğumuzun cevabı aynı olacak ve ayakkabı seçeneği en çok talebi görecektir. Giydiğimiz bir elbisenin, en büyük tamamlayıcısı olan ayakkabılarımız bizim için muazzam bir önem taşır. Evden topuklularımızla havalı bir şekilde çıkarken, gecenin sonunda ayaklarımızın ne hale geleceğini düşünmeyiz bile. Tam da bu noktada, çoğu kadının ilgisini çekeceğini düşündüğüm olağanüstü bir sergiden söz etmek istiyorum. 

Kategori Kategori Ayakkabı Keyfi

El işçiliğinin değeri pahabiçilemez

Londra’da, Victoria and Albert Müzesi’nde sergilenen ‘Shoes: Pain and Pleasure’ sergisi, ayakkabıların tarihsel gelişimini anlattığı gibi, tercihte bulunurken, ikileminde kaldığımız ‘acı ve zevk’ faktörlerine de dikkat çekiyor. 250’den fazla ayakkabının sergilendiği bu etkinliğin hazırlanması tam beş sene sürmüş. Serginin küratörü Helen Perssan; işin en zor tarafının seçim yapmak olduğunu belirtiyor. E kolay değil… Düşünsenize; iki bin yıl öncesinden bu yana tasarlanmış ve dünyanın dört bir tarafından toplanmış, sayısı 3000’nin üzerinde  olan ayakkabı içerisinden, yalnızca bir kaç yüz tanesini seçme şansınız bulunuyor. 

Dikkat çekici bir model

Sergiyi ziyaret edenler, herkesin en az bir kere görmesi gerektiğini söylüyorlar. Değişik kategoriler altında toplanan ayakkabılar arasında, Mısır uygarlığından kalmış altın yapraklarla dekore edilmiş sandaletten tutun, Vivienne Westwood tasarımı, ünlü platform topuklu ayakkabılara kadar her türlü tasarım mevcut. Anlayacağınız, bu sergi hem ayakkabı tutkumuzu gözler önüne seriyor, hem de bizi tarihsel ve kültürel bir yolculuğa çıkarıyor. Manolo Blahnik, Christian Louboutin, Jimmy Choo gibi bugün hepimizin hayranı olduğu ayakkabı tasarımcılarının yanı sıra; Marilyn Monroe, Audrey Hepburn ve Kraliçe Viktorya gibi ünlü isimlerin bir zamanlar giydiği ayakkabılarla da karşılaşmanız mümkün. 

Giymek biraz imkansız gibi ama güzelliğine diyecek yok

Size de çok tanıdık bir masalı hatırlatmadı mı? 

Henüz ben de gitmedim. Ama 31 Ocak 2016’ya kadar, Londra’da Victoria and Albert Müzesi’nde sergilenecek olan bu ayakkabılar diyarına bir yolculuk yapmayı düşünüyorum. Vaktiniz ve şansınız olursa siz de ziyaret ederek, tutkunuzun sergisini zevkle gezebilirsiniz.

Klasikten moderne bütün tasarımların buluşma noktası

Dolce & Gabanna 2015-2016 Pre-Fall Koleksiyonu

Çantalardan, telefon kaplarına Mayolika

Modası geçmeyenler kervanında uzun süredir yerini koruyan çiniler, artık kıyafetler ve aksesuarlarla buluşuyor. Özellikle yer ve duvar kaplamalarında, dekoratif ürünlerde oldukça tercih edilen çini modellerini, kıyafetlerle buluşturan Dolce & Gabanna; tasarımlarında ‘mayolika çinilerine’ özel bir yer atfediyor. Domenico Dolce ve Stefano Gabanna’nın Akdeniz’e olan ilgisi hepimizin malumudur. Bu özel ilgi alanlarından yola çıkan ikili, mavi ve beyazın birlikteliğini, hareketli çini modelleriyle buluşturuyor. 

Tam takım elbise modasına da uyum sağlıyor

Özellikle, elbise modelleri bu sene çok tercih edilenlerden olacak

Yeni öğrendiğim bir bilgiyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Akdenizliler için bu mayolika çinileri bolluk ve bereket anlamına geliyor. Kısacası, Dolce&Gabanna; bolluk ve bereket için bu ürünleri evimizde bulundurmak yerine, bizlere üzerimizde taşıma fırsatını sunuyor. 

Çini desenlerinin, espadrillerde bu kadar güzel duracağını kim tahmin edebilirdi?

Desenler ilk olarak çantalarda kendini gösterirken, ordan espadrillere, daha sonrasında ise kıyafetlere taşınıyor. Modeller sanatsal bir değer taşırken, aynı zamanda manevi inançlarımızı da tatmin ettiğini söylemek mümkün. Kullanılan renkler ise; hemen hemen herkesin sevdiği ve tercih ettiği, oldukça popüler olan; mavi ve beyaz.. Hatırlatmadan geçmeyelim; bu renkler 2015 yaz sezonunun da en revaçta renklerinden ikisi.. 

Bu yazın saç aksesuarı olan saç fularlarını mayolika desenlerinden seçebilirsiniz.

2015-2016 Pre-Fall koleksiyonu olarak tanıtılan bu tasarımlar; Majollica Koleksiyonu adı altında tüm Dolce & Gabanna mağazalarında satışa sunuluyor. 

Hem şık, hem farklı

Tasarımlarıyla Göz Kamaştıran 'Bond No:9' Koleksiyonu

I LOVE NEW YORK

Parfüm seçerken, dikkatinizi ilk olarak neyin çektiğini bir düşünün. Muhtemelen cevabınız; birbirine karışan onca koku arasında kendini gösteren ve tasarımlarıyla fark yaratan ‘şişeler’ olacaktır. Yanılıyor muyum? Şişesiyle sizi cezbeden parfüme, yavaş yavaş yaklaşarak kokusunu test etmiyor musunuz yoksa? Bond No:9 koleksiyonunun kurucusu Laurice Rahmé’de bunun farkında… New York’un cıvıl cıvıl sokaklarını, hareketli hayatını ve eşsiz yapı taşlarını; birbirinden güzel kokan parfümlerin şişelerine taşıyor. Amacını ise; New York’un büyüsünü, dünyanın dört bir yanındaki şehirlere taşımak olarak anlatıyor. Bond No:9 parfüm şişeleri günümüzde, herkesin gitmek istediği New York semtlerinden ilham alıyor. 

Özel günler için tasarlanan hediye setleri

Aynı koleksiyonun, bir parçası da mumlar ve vücut kremleri… Birebir aynı notalara bezenmiş bu mumların ve vücut kremlerinin şişeleri de; parfümlerle aynı zevki taşıyor. Üstelik, vücut kremlerinin inanılmaz kokusu, vücutta uzun süre etkisini yitirmeden kalırken, mumlar ise 60 saate kadar yanma özelliğine sahip. 

Manhattan

Park Avenue South esintileri

Peki bu parfümler sadece kadınlar için mi? Laurice Rahmé’nin, görselliğe verdiği özenin, bu konuda da kendini gösterdiğini görüyoruz. Parfümler; kadın, erkek ve unisex olarak üretilirken, birbirinden güzel renkleri de buna göre ayarlanıyor. Örneğin, erkeklere özel hazırlanan şişe ambalajların da daha çok koyu renkler ön plana çıkarken; kadınlar için ise canlı ve renkli olan neon tonlarının tercih edildiğini görüyoruz. 

Swarovski taşlara bezenmiş bir hediye seti

Rengarenk görüntüleriyle şeker gibi değiller mi?

Tüm bu tasarımlara ek olarak, sınırlı sayıda üretilen ve Swarovski taşlarla hazırlanan özel hediye setleri de görülmeye değer… 

New York City 

New York City- Mum 

Kullanımınız bittikten sonra atmaya kıyamayacağınız bu şık şişeler adeta bir koleksiyon niteliğinde… Beraberinde getirdiği New York’tan esintiler ve hikayeler de, bu koleksiyonun ayırt edici özellikleri arasında… 

Little Italy

2015 Yaz: Saç Aksesuarlarının Olmazsa Olmazları

Modadan bahsederken, sadece giydiğimiz kıyafetti değil, aslında vücudumuzda sergilediğimiz bir bütünü ön plana çıkarırız. Kuşkusuz saçlarımız da, bu bütünün en önemli parçalarından biridir. Bitmek tükenmek bilmeyen kuaför saatlerimiz, sürekli değiştirdiğimiz saç rengimiz, ilginç model arayışlarımız ve banyo saatlerimizin uzamasının altında, saçımıza verdiğimiz muazzam önem saklıdır. Öyle ya, istediğimiz kadar şık giyinelim, aynaya baktığımızda ilk dikkatimizi çeken yüzümüz ve saçımız olacaktır. 

Bakımlı saçlar, olmazsa olmazımız

Ancak, tüm bu süreçlerle yetinmeyiz. Aksesuar da, en az yaptığımız bu bakımlar kadar önemlidir. Saçımıza taktığımız küçük bir toka bile kendimizi daha iyi ve çekici hissetmemizi sağlayabilir. Durum böyle olunca, 2015 yaz sezonu saç aksesuarlarını es geçmek istemedim. Birbirinden güzel, saç aksesuarlarına gelin beraber bir göz gezdirelim. 

Hem zarif, hem şık

Bu yaz, saç aksesuarları kapsamında ilk olarak karşımıza vintage saç tokaları çıkıyor. Kibar görünümleri ile birlikte özellikle gece kıyafetleriyle olağanüstü bir bütünlük sağlayan bu tokalar; şüphesiz kendimizi daha çekici hissetmemizi sağlayacak gibi duruyor. Sadelikten hoşlanıyorsanız daha küçük modelleri tercih edebileceğiniz gibi, biraz daha dikkat çekmesini istiyorsanız saçınızın daha büyük bir kısmını hakimiyeti altına alacak modelleri de bulunuyor. 

Dilerseniz tek bir tonda, dilerseniz de rengarenk çiçek modellerini taç olarak kullanabilirsiniz

Yaz demişken, çiçeklerin gücünü es geçmek olur mu? Mayo ve bikini modellerine yansıyan çiçek figürleri, bu yaz saç bantları olarak da çok moda. Aslında, geçen sezonlarda özellikle düğün konseptlerinde sıklıkla kullanılan çiçek saç bantlarını, bu yaz günlük hayatta sıklıkla göreceğiz gibi duruyor. Benim favorim, pastel tonları.. Bu çiçekli bantlarla, kendinizi egzotik bir yerden şehire geliyormuş gibi hissetmeniz de mümkün. 

Her daim zarif

Sıcak yaz günlerindeki kurtarıcımız: Saç Fularları

Hep sevdim, her zamanda seveceğim! Saç fularları da bu yazın favorilerinden.. İster retro şeklinde bağlayıp eski zamanlara bir yolculuk yapın, isterseniz de bant şeklinde bağlayarak şık bir aksesuar olarak kullanın. Her iki seçenekte de, çok kullanışlı ve şık olduğuna tanık olacaksınız. Üstelik sıcak yaz günlerinde, bu fularlar sizi ‘ben bu saçlarla ne yapacağım’ diye düşünmekten de kurtaracak. 

Sizce de ayrı bir hava katmıyor mu?

Saçların arasından görünen bu modellere de bayıldım

Son olarak saç tüyleri de bu yazın vazgeçilmezleri arasında.. Rengarenk ve desenli bu tüylerle, saçınızı daha da çok seveceğinizden emin olabilirsiniz. Özellikle, değişiklik isteyenler için bir can kurtaran görevi gören bu tüyleri; dilerseniz kendiniz takabilir, dilerseniz de kuaförünüzden yardım alabilirsiniz.  

Kurtarıcımız: Birkenstock

Klasik renklerin tutkunu olanlar için

Geçtiğimiz sezonlarda, genellikle sadece plajda ya da yazlık mekanlarda tercih edilen Birkenstock terlikler; farketmişsinizdir ki, bu yaz her yerde… Ayağı güzel gösterişinin yanı sıra, rahatlığı ile her kadının ‘mutlaka sahip olunması gerekenler’ listesinde yavaş yavaş yerini almaya başladı. Plaj kıyafetlerinin altında güzel durduğu kadar; artık pantolonların, elbiselerin, tulumların ve eteklerin de bütünlük sağladığı bir seçenek haline gelen bu terliklerle; ister gündüz deniz kıyısına gidin, isterseniz de gece ferah elbisenizin altına giyerek, bir eğlence yerine.. 

Klasik ile modernizmin bileşimi bu model sıklıkla tercih edilenler arasında

Topuklu ayakkabıdan bunalanlar ve tabanı dümdüz olan sandaletleri giyemeyenler için mükemmel bir alternatif olan Birkenstock’lar, bu sezon metalik renklerle karşımıza çıkıyor. Özellikle, bronz bir tene fazlasıyla yakışan bu metalik renkler, sizi tatil yerlerinde ‘eyvah, ayağıma ne giyeceğim’ derdinden de kurtarmış oluyor. 

Bu metalik renkler kıyafetinize şıklık kazandıracak

Ayağınızda olan varlığını anlamadığınız gibi, ortopedik yapısıyla ayağınızın biçimini de koruyor. Topukların üstünde bütün bir gece dans etmenin zorluğunu hepimiz biliyoruz. Kurtarıcımız ise; bize bütün bir gece hiç yorulmadan ve ağrı sızı çekmeden, zıplayarak dans etmeyi vadediyor. 

Parmak arası giyemeyenler için, metalik renkler bu modellere de yansıtılmış

Seçim sizin ama ben bir deneyin derim. Pişman olmazsınız. 

2015 Mayo ve Bikini Modası

Bir çoğumuz, plaj çantamızı hazırlamış ve bir deniz kenarının ya da bir tatil beldesinin yolunu tutmuş olsak da; aramızda, benim gibi, tatilini son aylara bırakmış ve henüz alışveriş yapmaya fırsat bulamamış olanlarımız da vardır eminim. Bir çok bütünleyici aksesuarın yanında, plajda en çok dikkat çeken parça bikini ve mayo ikilisidir şüphesiz. Her birimiz daha yaz başlamadan ve yaz süresince bu ikilinin yükselen trendlerini takip ederiz. Geçen sezon tekrardan tercih edilenler listesine giren mayo, 2015 yaz sezonun da popülerliğini koruyacak gibi gözüküyor. Her ne kadar, ‘bikiniden vazgeçmem’ diyenler olsa da, mayo artık fazla kiloları saklamak için zorunlu olarak tercih edilen bir parça değil; tekrardan moda olmuş bir seçenek olarak karşımıza çıkıyor. 

Çizgiler bikiniyle tam bir bütünlük içinde duruyor

Böyle bir fuları çizgili mayonuza aksesuar olarak kullanabilirsiniz.

Mayo ve bikinilerde, çizgiler bu sene de revaçta… Modası asla geçmeyen çizgiler, bu sene diagonal desenlere yoğunlaşmış gibi görünüyor. Yatay çizgiler, yağ fazlası olmayan kişiler arasında popülerliğini korurken, dikey çizgiler ise, özellikle karın bölgesindeki yağlardan şikayetçi olanların favorisi. Üstelik, kendimden biliyorum, boyu da uzun gösteriyor. Bu sene tercihiniz, çizgili mayo ve bikinilerden yana olursa; yine çok moda olan çizgili aksesuarlarla destekleyerek, kendi plaj tarzınızı yaratabilirsiniz. 

Pastel yeşil tonları, bu sezonun en çok tercih edilenlerinden

İki renk ancak böylesine bir uyum içinde olabilirdi. 

Sadelikten hoşlananlara müjde! Bu sene pastel tonlar da ön plana çıkıyor. Mayo ve bikini seçiminizi beyaza teslim etmektense, uçuk renklerdeki bu ürünleri tercih edebilirsiniz. Bu sezon, uçuk renklerdeki mayo ve bikinlerin en büyük özelliği; değişik dekoltelerle bir araya gelmesi… Mayolarda sırt dekoltesi ön plana çıkarken; bikiniler de ise değişik göğüs dekolteleri dikkat çekiyor. 

Hem sade, hem şık, hem de feminen bir model

Bu yaz, çiçek desenleri, özellikle yüksek bel bikinilerde oldukça fazla kullanılmış gözüküyor. Tropikal bir hava veren bu desenler, mayo üzerinde tamamen bir bütünlük sağlıyor. Renkleriyle canlılık verirken, feminen tarafınızı da ön plana çıkarmayı ihmal etmiyor. 

Pembe güzeldir. Neon pembe daha da güzeldir.

Bırakın renkler konuşsun 

Ve tabi ki neon renkler… Hayatımıza girdiği ilk günden itibaren, plaj modasındaki ağırlığını ortaya koyan bu renklerle, bu sene de oldukça sık karşılacağız. Parıltıyı, rengi ve canlılığı sevenler için vazgeçilmez olan bu tarz; bizi kolay kolay bırakmayacak gibi gözüküyor. Hareketin sembolü ve bizlere mutluluk veren bu renkler; plajın neşeli kahramanları olmaya uzun süre devam edecek.